Tony Larzon ile Tanışın

Tony Larzon stressiz, toplu turizm şeklinde olmadan, sosyal medya için muhteşem fotoğrafın peşine düşmeden, keşif ve seyahat etmeyi istedi. Bu sebeple, Rough Expeditions firmasını kurdu. Bu sayede, sıradan insanları seferlere çıkararak, çoğu kişinin hayal bile edemeyecekleri deneyimleri yaşatıyor. Bunun çok ilgi çekici bir konu olduğunu düşündüğümüzden, sefer katılımcıları ve sefer rotaları hakkında olan bu yazıyı hazırladık.

Lütfen bize Rough Expeditions firmanızdan biraz daha bahsedin

Rough Expeditions, seferler organize eder ve belirli bir rota seçiminizin olmadığı yerler, farklı yollardan seyahat etmenizi sağlar. Bir çok insan, böyle bir deneyim yaşamadı ve yaşamayacak. Sıradan turistlerin asla gidemeyecekleri yerlere gidiyorsunuz. Savanna’ların dışındaki küçük köylere sürüşler yapıyoruz, dağlık bölgeleri geçiyoruz, Sahara Çölünü, vaha bölgelerini ziyaret ederek geçiyoruz. Yanımızda bize etrafı gezdirecek rehberimiz bulunmuyor. Sefer için özel hazırlanmış araçlarımızla, siz bizi gezdiriyorsunuz, bizden önce kimsenin kamp yapmamış olduğu yerlerde kamp yapıyoruz ve son olarak, vahşi yaşam ile yakınlaşarak ilk elden bir deneyim yaşıyorsunuz. Rough Expedition ile seyahat ettiğinizde, rotası olan sıradan bir turist değilsiniz. Siz, bir sefer katılımcısısınız.

Sefer yapma fikrini ilk nereden edindiniz?

Rough Expeditions’ı kurmadan çok önceleri, İsveç’ten, Cape Town’a araba ile gitme hayalim vardı. Stresten uzak, toplu turizm kapsamında olmayan ve yeni fotoğraflar çekmek için sürekli arayışta olmayacağım bir macera yaşamak istiyordum. Bunun yerine, maceranın bana gelmesini istiyordum. Bu sayede, sefer donanımlı Land Rover – Defender aracım sayesinde, hayalimdeki seyahatleri ve olabilecek en iyi yolculukları gerçekleştirdim. Planlamamın ilk etabını tamamladığımda, bunu başka kimler için heyecan verici ve eğlenceli olduğunu görmek için web siteme yükledim. Afrika, Doğu Avrupa’daki ülkelerden: Türkiye, Gürcistan, Ermenistan, İran ve Irak gibi yerlere seferler yaptım. Ararat ve Atlas Dağları gibi dağ seferlerim de olmuştur.

Seferlerinizdeki en güzel anınızdan bahseder misiniz?

Seferlerimde yaşadığım bir çok güzel anım var, hangisini seçeceğimi bilemiyorum. Hepsini seviyorum ve güzel hatıralar oluşturuyorlar. yolda iken; özgürlük duygusu, heyecan ve beklenmedik şeylerle karşılaşıyorsunuz. Vahşi hayvanlarla her buluşmanız, Sahara Çölü’nde yıldızların altında uyumak, çalılık kampları, vahşi yaşam kampları ve farklı kültürlerden insanlarla tanışmak. Ama gerçekten harika bir şeyden bahsetmemi isterseniz, küçük bir köye sürüş yapıp, köy meydanında, kabile şefini beklemek diyebilirim. Genellikle biraz sonra gelir, biraz konuşuruz ve orada gece kampını yapmamızı teklif eder. Genellikle bu çok iyidir ve orada köylülerle konuşma şansı yakalarsınız. Her zaman, bizler kadar meraklıdırlar, fakat aynı zamanda mahremiyetimize de saygı duyarlar.

Yapmayı hayal ettiğiniz bir sefer var mı?

Hala hayalini kurduğum İsveç’ten, Güney Afrika’ya araba ile gitme hayalim var. bu seferi hala gerçekleştirmedim, fakat yakında bunu da yapacağım. Hazırlıklara başlayacağım tarih belli ve bunu web sitemde paylaştım.

Kyäni ile nasıl tanıştınız?

Kyäni ile 2009 yılında, İsveç’te faaliyete geçtiklerinde irtibata geçtim. O dönemde Sağlık Üçgeni Paketi’ni denemiştim. Ben ve ailem hala kullanıyoruz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir